Kazdağları’nın eteklerinde, çam ve zeytin ağaçlarının arasında konumlanan Nadas Kazdağları, bir konaklama yerinden fazlası Otelin kurucusu Süleyman Uysal, Uysal Market, inşaat, petrol ve et-süt tesisleriyle bölgenin köklü isimlerinden olan babasının ve dedesinin 3. kuşak temsilcisi olarak bölgede varlığını güçlü bir şekilde sürdürmekte.
İstanbul’da doğup büyümüş olsa da hayalini kurduğu butik oteli inşa etmek için adeta köklerine dönmüş ve Nadas Kazdağları’na hayat vermiş. Nadas ismini tarımdan alıyor: toprağın dinlenmeye bırakıldığı dönem. Bu felsefe tüm otele yansıyor.
Hande Gündoğar: “Misafirlerimize diyoruz ki: ‘Kendinizi Nadas’a bırakın’ Odalarda televizyon yok. Yeşilin ve Kazdağları havasının içinde, sade ama güçlü bir misafirperverlikle karşılanıyorlar” diye özetliyor. Mutfağın kalbi de Nadas’ın kendisi gibi yerel üretim.
Uysal ailesinin kendi et ve süt tesislerinden gelen ürünler, çevre çiftliklerden taze sebzeler, köy kadın kooperatiflerinden peynirler ve otlar kullanılıyor. Gündoğar: “Kuzey Ege ot tabağımız, kendi et tesisimizden gelen kuru etlerle tamamlanıyor. Nadas mantı ve içli köfte gibi sürprizlerle yorumladığımız geleneksel tatlarımız da var” diyor. Şef Çağatay Ateş’in liderliğindeki mutfakta Ege’nin malzemeleri, dünya mutfağından tekniklerle buluşuyor. “Kazdağları’ndan toplanan mantarla hazırladığımız tagliatelle, Biga karidesi, Asos ahtapotu ve Ege levreğiyle sunduğumuz Kuzey Ege balık tabağı gibi tabaklarımız hem lezzet hem de sunum anlamında farklılık yaratıyor. Seramik tabaklarımız bile köydeki özel bir atölyede tasarlanıyor” şeklinde anlatıyor mutfak menüsünü.
Nadas’ı yalnızca bir otel değil; kültürel bir buluşma noktası olan tanımlayan Gündoğar: “Açıldığı ilk günden beri her yaz caz, klasik müzik ve Latin konserleri, heykel ve resim sergileri, felsefe ve sağlık söyleşileri düzenleniyor.
“Yeşilyurt Köyü’nde düzenin, temizliğin ve estetiğin mümkün olduğunu göstermek istedik” diyor. Sürdürülebilirlik ise yalnızca bir etiket değil, uygulanan bir sistem. “İkinci sürdürülebilirlik sertifikamızı aldık, üçüncü aşamaya geçiyoruz. Atık yönetimini etkin uyguluyoruz. Ayrıca güneş enerjisi sistemimizi kurma aşamasındayız” diyerek doğaya olan sorumluklarını vurguluyor.
